Rektör Karakaya Ahi TV’de Gündeme İlişkin Soruları Cevapladı
Üniversitemizin gelişimini, faaliyetlerini ve projelerini ulusal ve uluslararası medya ile sürekli paylaşan Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Vatan Karakaya, 2021-2022 eğitim öğretim dönemi öncesi Ahi TV’de Hasan Eraslan’ın Moderatörlüğünde canlı yayınlanan ‘’Ahi’ce Sohbet’’ programında gündeme ilişkin soruları cevapladı.
Programı izlemek için tıklayınız:
Rektör Karakaya: ’’Covid-19’a Yakalanan Bir Öğrenci AYDEP Sayesinde Dersi Evinden Online Takip Edebilecek’’
Rutin işleri olan yüz yüze eğitimin şuan mücbir sebepler altında gerçekleştiğini hatırlatarak konuşmasına başlayan Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Vatan Karakaya, kapalı ortamlarda öğrencilerin sağlığını önceleyerek dönem başlamadan 3 hafta önce hazırlık yapmaya başladıklarını dile getirdi. Öğrencilerin daha fazla eğitim hakkını ellerinden almadan seyreltilmiş sınıflarda eğitim kararı aldıklarının altını çizen Rektör Karakaya, süreç içerisinde gelişecek değişimlere karşı da a-b planları yaptıklarını belirtti. Covid-19’a yakalanan bir öğrenci olması halinde o öğrencinin de dersinden geri kalmayacağı vurgusunu yapan Karakaya, karantinadaki öğrencinin dersin aynısını AYDEP sayesinde online olarak evinden takip edebileceğini söyledi. Yerleştirmeler sonucunda üniversitedeki doluluk oranının meslek yüksekokullarında çok yüksek olduğuna dikkat çeken Karakaya, lisans seviyesinde doluluk oranının ise Türkiye ortalamasında olduğunu kaydetti.
Rektör Karakaya: ’’Ahilik 800 Yıllık Bir İnsan İnşa Etme Metodudur’’
Ahiliğin Kırşehir merkezli bir öğreti olduğunu söyleyen Karakaya, ancak Ahiliğin sadece Türkiye’nin değil dünyanın ihtiyacı olan bir değer olduğunu hatırlattı. Ahiliğin salt bir esnaf bayramı olmadığına vurgu yapan Rektör Karakaya, Ahiliğin 800 yıllık bir insan inşa etme metodu olduğu değerlendirmesinde bulundu. Düzenledikleri uluslararası Ahilik sempozyumları sonrası 7 ciltlik Ahi Evran külliyatı hazırladıklarını ifade eden Prof. Dr. Vatan Karakaya, bu külliyatın günümüz eğitimine, iktisatına, siyasetine çözüm üretecek ve sentezleyecek şekilde hazır hale getirdiklerinin altını çizdi.
Rektör Karakaya: ’’Zihinsel Tasarım Olan AYDEP’in Patentini Almak İçin Başvurduk’’
Yeni tasarımlar yapabilen milletlerin ancak medeniyet inşa edebildiklerine, bilginin gücüyle öne geçtiklerine gönderme yapan Rektör Karakaya, kendilerinin AYDEP Öğrenme Yönetim Sistemi ile bir zihin tasarımı yapma amacıyla yola çıktıklarını anımsattı. Karakaya, bu sayede bilgisayar mühendisliği okuyan bir öğrencinin yeni nesil bir bilgisayar tasarlayabileceğini, yazılım geliştirebileceğini veya sanayiye mühendis olarak gittiğinde oraya adapte olabileceğini ve katkı sunabileceğini tüm bunların ise kendilerini heyecanlandırdığını ve umutlandırdığını vurguladı. AYDEP siteminin çıktıyı ölçme manasında öğrencinin eğitimlerinin eksik kalmaması anlamında bir ilk olduğunu kaydeden Prof. Dr. Vatan Karakaya, Türk Patent ve Marka Kurumuna bu zihinsel tasarımın patentini almak için başvurduklarını söyledi.
Rektör Karakaya: ’’Tıp Fakültesi Şehrin ‘Kızılelma’sı’’
Tıp Fakültesinin şehrin ‘Kızılelma’sı olduğuna vurgu yapan Prof. Dr. Vatan Karakaya, göreve geldiklerinde hem üniversitenin hem de şehrin “Bir tıp fakültemiz olmayacak mı?” sorularına muhatap kaldıklarını, Tıp Fakültesini üniversiteye nasıl kazandırırız diye çok kafa yorduklarını, defalarca Ankara’ya gidip geldiklerini, şartları zorlayıp imkânları seferber ettikten sonra akademik personeliyle, öğrencisiyle, binasıyla böylesine bir fakülteyi şehre ve üniversiteye kazandırmanın haklı gururunu yaşadıklarını söyledi. Tıp Fakültesi birimlerinde 18’i Profesör olmak üzere toplam 136 akademik personelin görev yaptığını ifade eden Karakaya, 2021 yılı Eylül ayı itibariyle 3 Bölümde, Aktif 38 Anabilim Dalı ve aktif 3 Bilim Dalı bulunduğunun altını çizdi. Karakaya, kullanılan yazılım sistemiyle Kuramsal sınavların tamamının bilgisayar üzerinden elektronik ortamda yapılabildiğini söyleyerek pratik beceri, uygulamalı ve klinik sınavların ise simule ortamlarda gerçekleştiğini ifade etti. Fakültenin 2020 Ocak ayı itibariyle yeni morfoloji binasına taşındığını hatırlatan Rektör Karakaya, bina içerisinde simule hasta sınav odaları, beceri maketleri, kadavra laboratuvarı, her öğrenciye yetecek mikroskop ve diğer cihazların olduğu donanımlı laboratuvarları, deney hayvanları ünitesi bulunduğunu belirtti.
Rektör Karakaya: ’’TOBB Erkek Yurdunu Protokol Gereği Üniversite Olarak Biz İşletmek veya Kredi Yurtlar Kurumuna Kiraya Vermek Zorundayız, Devretmemiz Halinde TOBB’a 15 Gün İçinde Proje ve Maliyet Giderlerini Ödemek Durumundayız’’
Göreve geldiklerinde özellikle Petlas Yurdunda kalan öğrencilerin en büyük şikâyetinin yurt konusu olduğunu dile getiren Karakaya, duruma neşter atma adına Bağbaşı yerleşkesinde yap-işlet-devret modeliyle 2700 kişilik kız yurdu yaptıklarını açıkladı. Karakaya, 7 aylık kısa bir zaman diliminde yurdu bitirerek ilk defa bu üniversitenin öğrencilerin yurt ihtiyacını karşıladığını üstelik bunu asli vazifeleri olmadığı halde yaptıklarını belirtti. Kırşehir’in barınma meselesini çözmüş nadir illerden birisi olduğunu hatırlatan Rektör Karakaya, Kırşehir’deki kız yurtlarının kapasitesinin 4220 olduğunu ancak 360 kişilik boş yer bulunduğunu kaydetti. Erkek yurtlarının kapasitesinin ise 2272 olduğunu söyleyen Karakaya, burada 1151 kontenjanın yeni yapıldığı için boş gözüktüğünü faaliyete geçtiğinde erkek öğrencilerinin de sorununun çözüleceğini kaydetti. TOBB Erkek Yurdu ile ilgili kamuoyunda bazı spekülasyonların olduğuna dikkat çeken Karakaya, bu yurdun yerini kendilerinin verdiği yapımını TOBB’un üstlendiği bir yurt olduğunu bu konuda yapılan yanlı haberlerin olayın aslıyla alakasının olmadığını belirtti. TOBB ile KAEÜ arasındaki protokolün 4.maddesine değinen Rektör Karakaya, TOBB’un yaptırdığı bu binanın kısmen veya tamamen devri söz konusu olursa 15 gün içerisinde binanın proje ve maliyet giderlerini üniversite olarak ödemek zorunda olduklarına dikkat çekti. Ayrıca protokolde TOBB’un binanın yapımını üstlendiğini söyleyen Karakaya, tefrişatını yani elektrik, su, doğalgaz işlerinin de üniversiteye ait olduğunu ifade etti. Protokole göre ya binayı üniversite olarak kendilerinin işleteceğinin ya da Kredi Yurtlar Kurumuna kiraya vermek zorunda olduklarının altını çizen Karakaya, bundan başka alternatifleri olmadığını vurguladı.
Rektör Karakaya: ’’Kırşehir’in İklim Haritasını Çıkartarak Kuracağımız Merkezle Cevizde Zirai Donun Önüne Geçeceğiz’’
Jeotermal alanında hazırlanan üç pilot sağlık projesinin kabul gördüğünü anlatan Rektör Karakaya, JEOKAREM (Jeotermal Kaynaklı Rehabilitasyon Merkezi Projesi), AHİGETAM (Ahi Evran Üniversitesi Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Araştırma Uygulama Merkezi) ve SAUTER’in (Sporcu Sağlığı Araştırma Uygulama ve Termal Rehabilitasyon Merkezi Projesi) Sağlık Mükemmeliyet Merkezi olarak tasarlanan bir kompleks içerisinde tasarlandığını belirtti. Hayvancılık ve tarım alanında önemli bir proje olan Kaba Yem Projesinin detayları hakkında bilgilendirme yapan Prof. Dr. Vatan Karakaya, proje ile amaçlarının bölgede yem bitkileri kültürünü, tarımını tanıtmak, çiftçilere yem karpuzu, hayvan pancarı, sorgum gibi türleri tanıtmak, tarımını öğretmek, nadas alanlarında kışlık tek yıllık yem bitkileri tarımı yapmak suretiyle nadas alanlarını daraltmak ve şeker pancarı tarımı yapılan alanlarda ekim nöbetine silajlık mısır, sorgum, hayvan pancarı ve yem karpuzu gibi bitkilerinin girmesini sağlamak olduğunu söyledi. Bir başka konunun da ceviz bahçeleri yapılırken Kırşehir’in zirai donunun hesaplanmadığından çıkan sorunlar olduğuna dikkat çeken Karakaya, 6 yıl sonra ağaç var - ürün yok noktasına gelmemek için uzaktan algılama ile Kırşehir’in iklim haritasını çıkardıklarına değindi. Karakaya, kuracakları merkezle çiftçi geldiğinde belirlediği tarlanın iklimine uygun ceviz türünü kendileriyle paylaşacaklarını bu sayede nokta atışı verimi artıracaklarını açıkladı.
Rektör Karakaya: ’’Üniversitemiz Şampiyonlar Ligi Olarak Atfedilecek Seçkin Üniversitelerin Yer Aldığı Değerlendirme Sürecine Girdi’’
Kurumsal Akreditasyon Programıyla birlikte Türkiye’nin şampiyonlar ligi olarak atfedilecek seçkin üniversitelerin yer aldığı değerlendirme sürecine girdiklerini anımsatan Rektör Karakaya, tam akreditasyona ise önümüzdeki 1 yıl içerisinde talip olduklarını söyledi. Üniversite olarak duvarlarında hakikatinden uzak bir kâğıdı barındırmak istemediklerinin altını çizen Karakaya, ‘’kalite belgesine sahip olmak için değil’’, ‘’kaliteli’’ olmak için yola çıktıklarını 2015’te de 2021’de de niyetlerinin hep kademe kademe niteliklerini artırmak olduğunu hatırlattı.
Rektör Karakaya: “Ar-Ge Seramızda Yapılacak Çalışmalar Bölgede Örnek Oluyor”
Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Vatan Karakaya, ihtisaslaşma çalışmalarında yakaladıkları ivmeyi somut projelerle birlikte her zaman bir üst basamağa taşıma gayretinde olduklarını söyledi. Üniversitemiz ile Türkşeker Tarım A.Ş. arasında örtü altı yetiştiriciliği alanında ortak Ar-Ge projeleri yürütülmesi konusunda ortak çalışmaların devam ettiğini vurgulayan Karakaya, Ar-Ge Serası ile ilimizde iş alanlarının artmasına ve Kırşehir’in kalkınmasına fayda sağlanacağını sözlerine ekledi.
Rektör Karakaya, Ar-Ge seramızda yürütülen topraksız tarım tekniğiyle galia tipi kavun, Tuza Tolerant Su Kabağı, Topraksız tarıma uygun domates çeşit denemesi, Biberde (California Wonder) farklı budama yöntemlerle verim ve kaliteyi artırdıklarını söyledi. Projeler sayesinde topraksız yetiştiricilik yapılan seralar için katma değeri yüksek, alternatif ürün elde etme çabasında olduklarını da değinen Karakaya, yürüttükleri birçok projeyle kalkınmaya katkı sağlayan üniversitemizin aynı zamanda diğer üniversitelere model oluşturmaya devam ettiğini de vurguladı.
Rektör Karakaya: “Günün Getirdikleri ile Yetinemeyiz, Hep Bir Adım Ötesini Düşünmek Zorundayız”
Üniversitemiz Koordinatörlüğünde Jeotermal İleri Sera Teknolojileri ve Üretim Teknikleri Ortak Uygulama ve Araştırma Merkezi kurulduğunu ifade eden Prof. Dr. Vatan Karakaya, Ankara Üniversitesi ve Selçuk Üniversitesi ortaklığında kurulan bu merkezle Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin ilk kalkınma planı olan On Birinci Kalkınma Planının (2019-2023) vizyonu çerçevesinde çok önemli bir konumda bulunduğunu belirtti. Bu nedenle yapılan iş birliklerinin çok önemli olduğunu, hedefler ve projeler arasında kurulan bağlantının da uyumlu olması gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Vatan Karakaya sözlerine şu şekilde son verdi: “Jeotermal İleri Sera Teknolojileri ve Üretim Teknikleri Ortak Uygulama ve Araştırma Merkezi ile odaklanılan seracılık alanında, On Birinci Kalkınma Planı hedefleri doğrultusunda, bilimsel ve teknolojik gelişmeye katkı sağlayacak nitelikte, sera içi kültürel uygulamaları farklı ışıklandırma sistemleri ve yapay zekâ entegrasyonu ile birim alandan alınan verim maksimize edilmeye çalışılacak. Yine merkez bünyesinde sera hastalık ve zararlıları ile mücadele (biyolojik, biyoteknik vb.) yöntemlerinin geliştirilerek ürün kayıplarının en aza indirilmesi ve raf ömürlerinin uzatılması hedefleniyor. Bunların yanı sıra sera atıklarının (topraksız tarımda kullanılan drene olan solüsyon, katı ortam üretim materyali, bitkisel atıklar vb.) tekrar üretimde değerlendirilmesi ile üretim maliyetleri düşürülerek kâr payının artırılması da sağlanacak.“