Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Vatan Karakaya, 21 Mayıs 2021 tarihinde Çevrim İçi Edebiyat Sanat Akademisi (ÇESA) tarafından düzenlenen ‘’Şiir, Matematik ve Felsefe’’ üzerine çevrim içi konferansa konuşmacı olarak katıldı. Ardahan Üniversitesi Kurucu Rektörü Prof. Dr. Ramazan Korkmaz’ın da konuşma yaptığı konferansa yirmi bir üniversiten katılım gerçekleşti.


Rektör Karakaya: ‘’Dünyadan İnsanı Çekerseniz Geriye Ne Matematik Ne Şiir Ne Felsefe Kalır’’

Rektör Karakaya, bu dünyanın neden yaratıldığı sorusuna cevap aradığınızda dünyadan insanı çekerseniz geriye ne matematik ne şiir ne felsefe kalır diyerek konuşmasına başladı. Varlığın geçmişten beri bir hiyerarşiye tabi tutulduğunu söyleyen Karakaya, yemek-üremek-büyümek-hareket-irade dışında insanın düşünen canlı olarak tüm bu sıralamanın en üzerinde yer aldığını dile getirdi. Rektör Karakaya, tüm bu vasıflar düşünüldüğünde kâinatın insanın hizmeti için yaratıldığını anımsattı. İnsanı bilgi dışında değişime tabi tutan bir olayın olmadığına da dikkat çeken Karakaya, edindiğimiz bilgi çeşitlerinin İbn-i Sina’nın gösterdiği gibi tasavvur ve tasdik temelinde yükseldiğini söyledi.

Rektör Karakaya : ‘’Batının İlahı Matematik Olunca Aşkın Dünya İle İrtibatı Kesildi’’

Aklın rasyonalitesinin nazari ve ameli olmak üzere iki türlü olduğunu belirten Rektör Karakaya, bu bağlamda Batı felsefesini eleştirerek Batı felsefesinin ameli aklı yok saydığını kaydetti. Hikmet kavramının kurucusunun görünenin arkasını müşahede eden nazari akıl olduğunu söyleyen Karakaya, onun da ameli akıl olmadığında eksik kalacağını vurguladı. Karakaya, hikmete ilişkin araştırmada Batı’nın, tanrıya yer vermedikleri nesneler arası ilişkilerin irdelenip kuralların çıkarıldığı salt nazari bir anlayışı benimsemesini eleştirdi.

Konuşmasının son bölümünde Batı’nın tanrının ölümünü ilan ettikten sonra duyusuz alemi keşfettiğini hatırlatan Rektör Karakaya, sürecin sonunda Batı için tek bir doğrulayıcının kaldığını onun da matematik olduğunu belirtti. Karakaya, matematiğin ise duyusuz düşünebilme becerisi olduğunun altını çizerek onun daha sonra metafiziğe geçtiğini oradan da gönül dünyasında şiire karıştığını dile getirdi. Batı’nın teorik düşüncenin ötesine geçememesi sonucu ilahlarının matematik olarak kaldığına vurgu yapan Prof. Dr. Vatan Karakaya, duyusuz teorik bölümde kalan dünyalarının sonuç itibariyle ‘aşkın’ dünyaya geçmeye yetmediğini söyleyerek sözlerini tamamladı.