On April 30, 2024, students and academics of Kırşehir Ahi Evran University made a statement to the press titled "Kırşehir Ahi Evran University Students are with the Students in the USA". Organized by KAEU Social Contribution Coordination, the press release took place with the intensive participation of academic and administrative staff and students in front of the Foreign Languages School Building on the  KAEU Main Campus.

The press release stated that they stand with the students and academics protesting against the massacre in Gaza, which started in the USA and spread to all prestigious universities around the world.

The press release emphasized that the genocide, which had been ongoing for over 6 months since October 7th, was continuing as one of the bloodiest in human history. It was highlighted that more than 15,000 children and over 10,000 women had been killed, hospitals had been targeted, and newborn babies had been brutally murdered in this bloodiest genocide in human history. It was stressed that reacting to it as the voice of human dignity was one of the fundamental requirements of being human, and every individual on earth should respond accordingly.

Following the spread of protests known as the "Campus Uprising," which began in universities in the United States and evolved into a global reaction reaching prestigious universities worldwide, students and academics of KAEU declared their support for this honorable response. They stated, "We hereby declare our support for the democratic reactions of humanity against the systematic genocide perpetrated by Israel in Gaza. We salute the students and academics who stand against the systematic genocide in Gaza and express our solidarity with them as students and academics of Kırşehir Ahi Evran University."

Basın Açıklaması Tam Metin

KIRŞEHİR AHİ EVRAN ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİLERİ VE AKADEMİSYENLERİ, KAMPÜS İNTİFADASI ÇERÇEVESİNDE TÜM DÜNYADAKİ ÜNİVERSİTELERDE GAZZE’DE YAŞANAN SOYKIRIMA TEPKİ VEREN ONURLU İNSANLARLA DAYANIŞMA İÇİNDEDİR.

ABD’de başlayan ve dünyanın tüm seçkin üniversitelerine yayılan protesto eylemlerinde Gazze'deki Katliamı Protesto Eden Öğrencilerin ve akademisyenlerin yanındayız.

7 Ekimden bugüne 6 ayı aşkın bir süredir terör şebekesi İsrail tarafından yapılan sistemli soykırım insanlık tarihinin en kanlı vahşetleri ile devam etmektedir. 15 binden fazla çocuğun, 10 binden fazla kadının öldürüldüğü, hastanelerin hedef alındığı, yeni doğmuş bebeklerin vahşice katledildiği insanlık tarihinin en kanlı soykırımına karşı yeryüzündeki her bir bireyin insanlık onurunun sesi olarak tepki vermesi insan olmanın temel gereksinimlerinden biridir.
İsrail'in kanlı terör eylemlerinin başladığı ilk günden beri tüm dünyada siyonist rejimin işlediği vahşetlere karşı geniş halk kitlelerinin katıldığı gösterilerle insani tepkiler ortaya konulmuştur. Son olarak ABD’de bulunan seçkin üniversitelerde öğrenci ve akademisyenler Gazze’de 200 günü aşkın süredir devam eden İsrail soykırımına karşı onurlu bir direniş başlatmıştır.

ABD’de bulunan üniversitelerde başlayan ve “Kampüs İntifadası” olarak ifade edilen eylemler, dünyanın farklı ülkelerinde bulunan seçkin üniversitelere yayılarak küresel bir tepki haline dönüşmüştür. Bizler de buradan bu onurlu tepkiye desteğimizi ilan ediyoruz. İsrail tarafından Gazze’de yapılan sistemli soykırıma karşı durmak adına insanlığın sesi olarak demokratik tepkilerini ortaya koyan öğrenci ve akademisyenleri selamlıyor ve Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi öğrenci ve akademisyenleri olarak kendileri ile dayanışma içerisinde olduğumuzu ilan ediyoruz.

Tüm dünyanın gözü önünde çocuk, kadın demeden on binlerce masumun öldürülmesi, iki milyona yakın insanın açlık ve kıtlıkla karşı karşıya bırakılmasına karşı demokratik tepkilerini ortaya koyan, ülkelerinin yöneticilerini İsrail’e desteklerini kesmeye ve İsrail ile ilişkilerini bitirmeye davet eden öğrenci ve akademisyenlere yönelik olarak, başta ABD ve Almanya olmak üzere Batı ülkelerinde polisin göstermiş olduğu sert, insanlık dışı muameleyi de şiddetle kınıyoruz. İsrail tarafından yapılan katliam ve soykırımların en büyük destekçisi olan ABD, Almanya ve diğer Batı yönetimlerinin bir yandan tüm dünyaya insan hakları, ifade özgürlüğü ve demokrasi dersi verirken, diğer yandan kendi içerisinde insanlık tarihinin en büyük vahşetlerinden birisine karşı demokratik tepkilerini gösteren öğrenci ve akademisyenlere yönelik sergilediği sert ve tahammülsüz tavrı kabul edilemez bulduğumuzu kamuoyuna ilan ediyoruz. Şunu da ifade etmek isteriz ki; yaşananlar Batının demokrasi, ifade özgürlüğü ve insani değerler konusundaki ikiyüzlülüğünü bir kez daha ortaya çıkarmıştır.

Son sözümüz şudur; İnsanlık onuru galip gelecek, Siyonist vahşet son bulacak ve Nehirden denize özgür Filistin kurulacaktır…